Site icon Gülay Çolak – Yaşam Koçu

Kendini Kabul!

“Kendinizi olduğunuz gibi kabul etmelisiniz” bu en çok duyduğumuz cümlelerden biri. Peki, nasıl olacak bu kendini kabul. Bir çoğunuzun “ben kendimi kabul ediyorum da annem etmiyor, babam etmiyor, partnerim (sevgilim, eşim) etmiyor, çevrem etmiyor …….  dediğini duyar gibiyim. Çünkü ben de aynen böyle söyleyenlerdendim ☺

Oysa biz kendimizi gerçekten kabul ettiğimizde, kendimize karşı anlayışlı, hoşgörülü olduğumuzda başkasına da kendimizi kabul ettirmek için uğraşmıyoruz. Hepimizin içinde aydınlık ve karanlık; iyi ve kötü taraflarımız var. Hepimiz bir şeylerin farkındayız. Önemli olan biz hangi tarafımızı yaşamayı seçiyoruz.

İyi olmayı seçtiğimizde sanki kötü bir şey düşünmemeliyiz gibi algılıyoruz. Ve (kendimizce) kötü bir şey düşündüğümüzde kendimizi suçlu hissediyoruz.

Olay hep iyi olmak değil! İçimizdeki iyi ve kötünün farkında olmak, aydınlık ve karanlık taraflarımızı görebilmek. Onları kabul etmek ve yönetebilmek. 

Bir ağaç düşünün gövdesi, dalları, yaprakları, çiçekleri, meyveleriyle muazzam görünür. Muazzamdır da. Oysaki o ağacın o kadar muazzam görünmesini sağlayan toprağa tutunmuş, toprağın içine gömülmüş kökleridir. Karanlığın içinden filizlenip doğmuş ve kocaman bir ağaç olmuştur ve yine karanlığın içindeki kökleri onu büyütüp beslemiştir. Köklerinden beslenerek büyürken bir yandan da güneşe doğru uzanarak meyvelerini güneşin ışığıyla tatlandırmıştır.

Ağaç; kökleriyle topraktan aldıklarını güneş ışıklarıyla taçlandırmış ve muazzam bir döngü oluşturmayı seçmiştir.

Sen de köklerine güvenmeyi, köklerinden beslenmeyi ve hayatını tatlandırmayı öğrenebilirsin.

Kendini her halinle kabul ettiğinde, köklerine sahip çıktığında; asıl dönüşüm başlar.

Sevgilerimle,

Gülay Çolak

Exit mobile version